Yunanistan hükûmet kaynakları, Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından bugün Yüksek İş Birliği Konseyi'nde imzalanan Atina Dostluk ve İyi Komşuluk Deklarasyonu'nu özellikle önemli bir belge olarak nitelendiriyor.

Belirtildiği üzere, Yunanistan ve Türkiye ilk kez "dostluk ve iyi komşuluk ilişkilerine ve 'sakin sulara' bağlılıklarını" ifade ettiler. Deklarasyon özellikle her düzeyde etkili iletişim kanallarının öneminin altını çizmekte ve çatışma durumlarından ve potansiyel tırmanmadan kaçınılmasını vurguluyor.

Ayrıca Deklarasyon metni, geçtiğimiz temmuz ayında Vilnius'ta Başbakan ve Türkiye Cumhurbaşkanı arasında yapılan görüşmede mutabık kalınan üç eksen temelinde Türk-Yunan diyaloğunun ilke ve kilometre taşlarını ortaya koyuyor. Bunlar, istikşafi temaslar da dâhil olmak üzere karşılıklı çıkar konularını içeren siyasî diyalog, sürekli zenginleştirilecek olan pozitif gündem ve son olarak gerginlik kaynaklarını ve bunlardan kaynaklanan riskleri azaltmaya yönelik tedbirleri içeren Güven Artırıcı Önlemler eksenleridir.

Atina metni, "Türkiye'nin BM Şartı'nın hedeflerine, uluslararası hukuk ilkelerine ve devletler arasında dostane iş birliğine bağlılığını ifade eden bir niyet beyanı" olarak tanımlıyor. Yunan hükûmet kaynakları aynı zamanda metinde yer alan "Deklarasyonun ruhuna ve lafzına zarar verecek ya da bölgedeki barış ve istikrarı tehlikeye atacak açıklama ve eylemlerden kaçınmayı taahhüt eden" maddeye de özel bir önem atfediyor.

Atina ayrıca Deklarasyon aracılığıyla "komşu ülkenin, Yunanistan ile ortaya çıkabilecek herhangi bir anlaşmazlığı, ülkemizle doğrudan istişareler yoluyla ya da Birleşmiş Milletler Şartında öngörüldüğü üzere karşılıklı tercih edilen diğer yollarla dostane bir şekilde çözmeyi taahhüt ettiğine" işaret ediyor.

Son olarak, "Atina Deklarasyonu'nun iki ülkenin yasal pozisyonlarını geçersiz kılmadığı" belirtildi. Daha spesifik olarak, Deklarasyon metni "iki ülke hükûmetleri arasında yenilenmiş bir iş birliği iradesine" ve "mevcut kurumsal mekanizmalar yoluyla ikili ilişkileri güçlendirme" yönündeki ortak arzuya açıkça atıfta bulunuyor. Bu düzeyde, ziyaretlerin yoğunlaştırılması iradesi ifade edilirken, anlaşmazlıkların çözümü ve ikili ilişkilerin yönetimi için temel pusula olarak uluslararası barışın ve devletler arasında dostane iş birliğinin korunmasına yönelik BM Şartı ve uluslararası hukukun temel amaçlarına atıfta bulunuldu.

İkili istişarelerin bundan böyle dayanacağı üç sütunu (siyasi diyalog, pozitif gündem ve MEA) belirleyen iki taraf, "bu Deklarasyonun lafzına ve ruhuna zarar verebilecek veya itibarını sarsabilecek ya da kendi bölgelerinde barış ve istikrarın korunmasını tehlikeye atabilecek her türlü açıklama, girişim veya eylemden kaçınacaklarını taahhüt ediyorlar".

Atina Dostluk ve İyi Komşuluk Deklarasyonu, "Taraflar, aralarında ortaya çıkan herhangi bir anlaşmazlığı, Birleşmiş Milletler Şartı'nda öngörüldüğü üzere, kendi aralarında doğrudan istişareler yoluyla veya karşılıklı olarak seçecekleri diğer yollarla dostane bir şekilde çözmek için çaba göstereceklerdir" şeklinde sona eriyor.

KHA/NST/MHY/2023

Kıbrıs Haber Ajansı