Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides, Atina Ulusal ve Kapodistrian Üniversitesi Felsefe Fakültesi öğrencilerine hitaben yaptığı konuşmada, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin küçük devletlerin net hedefleri ve net yönelimleri olduğunda bölgesel ve uluslararası sorunlara çözümler sunabileceğini kanıtladığını söyledi.

Üniversitenin öğrenci ve profesörlerinden oluşan heyeti Cumhurbaşkanlığı Sarayında kabul eden Cumhurbaşkanı, diğer hususların yanı sıra, Kıbrıs'ın Gazze'ye insani yardım göndermek için üstlendiği başarılı girişime de değindi.

Cumhurbaşkanı, "Kıbrıs Cumhuriyeti, evet, her zaman kendi imkânları dâhilinde, abartmak istemiyorum, Avrupa, uluslararası ve bölgesel sorunlara çözüm sunabilecek bir ülkedir" dedi.

Kıbrıs'ın trajedilere aşina olduğunu, bu nedenle İsrail'in ekim ayındaki terör saldırısına verdiği tepkinin ardından önemli bir inisiyatif aldığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Christodoulides, ateşkesin önemini vurgulayarak "bu tür davranışları, sivil kayıpları hiçbir şekilde kabul edemeyiz ya da haklı gösteremeyiz" dedi.

Cumhurbaşkanı, Gazze'ye insanî yardım önerisinin uluslararası topluma ilk sunulduğunda hiç kimsenin bunun uygulanabileceğine inanmadığını da sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı şunları ifade etti: "Neredeyse altı ay sonra, bu girişimin uygulanmaya başlamasından, şimdiye kadar yapılan tüm yardımların sivil halka sunulmasından ve böylece küçük devletlerin bile net hedefleri ve net bir yönelimleri olduğunda bölgesel ve uluslararası sorunlara çözüm sunabileceklerini kanıtlamasından büyük memnuniyet duyuyorum."

Cumhurbaşkanı, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin girişimi vesilesiyle ortaya çıkan bu uluslararası ilginin, başka bir deyişle olumlu görünürlüğün, bir numaralı hedef olan işgalin sona erdirilmesi ve Kıbrıs'ın yeniden birleştirilmesi için kullanılabileceğini belirtti.

"Bu çabada Kıbrıs ve Yunanistan, Yunanistan ve Kıbrıs bir bütündür. Özellikle ortak Avrupa ailemiz içinde, Avrupa Birliği içinde birlikte çalışıyoruz" diyen Cumhurbaşkanı hem Atina hem de Lefkoşa'nın "coğrafyayı değiştiremeyeceğimizin" farkında olduğunu da sözlerine ekledi.

"Coğrafya büyük ölçüde tarihimizi belirler. Ve biz burada, güvenlik ve istikrarın temel direği olan iki ülke olarak, sözlerle değil, eylemlerle, somut girişimlerle, var olan sorunları çözmek için bulunuyoruz; Kıbrıs sorununun çözümü elbette en önemli önceliktir ve isterseniz bölgede barış ve iş birliğini sağlamaya yönelik her türlü çabanın ön koşuludur."

Cumhurbaşkanı, ülke için önemli dönüm noktalarının yaşandığı bu yıl, öğrencilerin Kıbrıs'taki varlığını çok önemli bulduğunu da sözlerine ekledi.

"2024 tarihi bir yıl. Tarihi çünkü Türk işgalinden bu yana 50 yıl, yarım asır geçti. Kıbrıs'ta işgalin devam ettiğini herkese hatırlatmak, ancak aynı zamanda bu kabul edilemez durumu sona erdirmek için mümkün olan her şeyi yapmak önemli. Ülkemizin geleceği bu olamaz" diyen Cumhurbaşkanı, aynı zamanda, 1960 yılında bağımsız bir devlet hâline gelen Kıbrıs Cumhuriyeti tarihinde, savaş neslinden gelen ilk Cumhurbaşkanı olması nedeniyle özellikle büyük bir sorumluluk hissettiğini söyledi.

"Aralık 1973'te doğdum. İşgal altındaki bir vatanda doğdum, büyüdüm ve hiçbir koşulda hiç kimseye bugün yaşadığımız durumun Kıbrıs'taki normal durum olduğu izlenimi verilmemelidir. Bu normal bir durum değildir."

İşgalin sürdüğünü, hâlâ mültecilerin, kayıp kişilerin, mahsur kalmış insanların ve Cumhuriyetin ilk yıllarını yaşamış olan herkesin gelecek nesillerinin bulunduğunu sözlerine ekleyerek "ülkemizi yeniden birleştirmek için ne gerekiyorsa ne mümkünse yapmak gibi büyük bir sorumluluğumuz var" dedi.

 

Kıbrıs'taki durum durağan değil

------------

 

Cumhurbaşkanı aynı zamanda Kıbrıs'taki durumun durağan olmayıp her geçen gün daha da kötüye gittiğinden duyduğu endişeyi dile getirdi.

"Oldu bittiler gün geçtikçe daha da belirginleşiyor ve sonuç olarak Kıbrıs sorununu çözme çabalarını daha da zorlaştırıyor" diyen Cumhurbaşkanı, geçen zamanın yeni sorunlar, yeni zorluklar, yeni meydan okumalar yarattığını ve "bizi hedeften daha da uzaklaştırdığını" sözlerine ekledi.

Cumhurbaşkanı, aynı zamanda, 2024'ün bir başka yıldönümüne, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin en önemli başarısı olan Avrupa Birliği'ne katılımının 20. yıldönümüne işaret ettiğini söyledi. Katılım çabalarının Yunanistan'da başladığını ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nin o zamanki Avrupa Ekonomik Topluluğu'na üyelik başvurusunda bulunmasının Yunanistan'dan istendiğini ve hiç kimsenin bu hedefe ulaşılabileceğine inanmadığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Christodoulides, "2004 yılında Yunanistan'ın, Yunan Parlamentosunun, Hükûmetinin ve halkının yardımıyla AB üyesi olmayı başardık. Bugün yapmaya çalıştığımız şey de bu büyük başarının, AB'ye katılımın yarattığı verileri Kıbrıs sorunun çözümüne yardımcı olmak için kullanmaktır" diyerek sözlerine devam eden Cumhurbaşkanı Christodoulides, bu hedefe ulaşmak için AB'nin ve Kıbrıs'ın bölgedeki ortaklarının olumlu tepkilerini yavaş yavaş gördüklerini de sözlerine ekledi. Cumhurbaşkanı, bununla birlikte, bir İngiliz politikacının dediği gibi, "anarşik bir uluslararası sistemde dostlar yoktur, çıkarlar vardır" ve bu nedenle Kıbrıs Cumhuriyeti'nin sadece Kıbrıs sorunu olmadığını sözlerle değil eylemlerle kanıtlaması için çaba sarf edildiğini kaydetti.

KHA/TN/NST/MHY/2024

Kıbrıs Haber Ajansı