Avrupa Halk Partisinin (AHP, European People's Party, EPP) liderliğine Manfred Weber yeniden seçildi. Merkez sağın en büyük partisi olan ve Avrupa Parlamentosu’nda en fazla sandalyeye sahip EPP’nin kongresinde, 563 geçerli oyun 502’sini alarak başkanlığını pekiştirdi. Kongre, İspanya’nın Valensiya kentinde bugün ve çarşamba günü düzenleniyor.

Weber, yaptığı konuşmada EPP için merkez sağ bir program hazırlanmasının gerekliliğine vurgu yaptı. Bu neslin görevinin, bir “Avrupa kalkanı” oluşturacak ortak bir savunma ve dış politika olduğunu belirtti. Ayrıca, Avrupa’yı “geri döndürülemez” kılacak bir mimariye ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Beklendiği üzere, yeniden seçilmesinin ardından Weber, İspanya’nın Halk Partisi’nden (Partido Popular - PP) Avrupa Parlamentosu üyesi Dolors Montserrat’ı, EPP'nin yeni genel sekreteri adayı olarak önerdi. Genel sekreterlik ve başkan yardımcılığı seçimleri çarşamba günü yapılacak. Aynı gün, Cumhurbaşkanı Nikos Christodulides kongreye hitap edecek.

Weber, konuşmasında EPP'nin Avrupa Birliği (AB) kurumlarındaki artan etkisine de değindi. AB Konseyi’nde yer alan 27 üye ülke liderinden 13’ünün merkez sağdan geldiğini hatırlatarak, “Çok çalışıyoruz, sonuçlar elde ediyoruz. EPP güvenilir bir parti” mesajını verdi. Aşırılık ve popülizmin yenilmesi için yalnızca iyi veriler ve kavramlar sunmanın yeterli olmadığını, aynı zamanda geleceğe dair bir arzu, umut ve heyecan yaratılması gerektiğini vurguladı. Önümüzdeki iki yıl içinde EPP'nin yeni bir “genel merkez sağ siyasi program” hazırlaması gerektiğini ekledi.

Savunma ve dış politika konusuna özel bir önem veren Weber, “Bizim neslimizin temel görevi, ortak bir savunma ve dış politika oluşturmak. 1950’lerde Hristiyan Demokratlar, De Gasperi, Adenauer ve Schuman gibi isimler tanklardan ya da asker sayılarından bahsetmiyordu; bu generallerin işiydi. Bugün ise ortak tedariklerden söz ediyoruz. Ulusal ordular temel bir unsur, ancak yeterli değil. Bir Avrupa kalkanı eklemeliyiz. Avrupa’yı geri döndürülemez kılacak bir mimariye ihtiyacımız var” dedi.

Weber, kongrenin düzenlenmesinde ev sahipliği yapan İspanya Halk Partisi’ne ve muhalefet lideri Alberto Núñez Feijóo’ya teşekkürlerini sundu. “İspanya her zaman Avrupa’nın kalbinde yer aldı. Bugün ise Avrupa’nın kalbi burada, Valensiya’da atıyor. Alberto’nun PP’nin başına geçmesinden bu yana tüm seçimleri kazandı. Geçen yıl PP, Avrupa Parlamentosu’ndaki sandalye sayısını iki katına çıkardı” ifadelerini kullandı.

Öte yandan, muhalefetteki PP ile sosyalist hükûmet arasında, 2024 sonunda Valensiya’da yaşanan sel felaketi nedeniyle siyasi bir gerilim yaşanıyor. Merkez sağ parti, sorumluluğu merkezi hükümete yüklerken, sosyalistler ise Valensiya’daki merkez sağ yerel yönetimini suçluyor.

KHA/YK/NST/MHY/2025

Kıbrıs Haber Ajansı