Kıbrıs Ulusal Yapay Zekâ Stratejisini gözden geçirme kararı aldı. Araştırma, İnovasyon ve Dijital Politika Müsteşarı Dr. Nikodimos Damianou konu ile ilgili gerçekleştirdiği açıklamada, "Amacımız, yürüttüğümüz projelere uygulamalı yapay zekâ (AI) unsurlarını dâhil etmek için pratik bir yaklaşım benimsemek" dedi Ayrıca, Müsteşarlığın siyasî sorumluluğu altında bir ulusal varlık olarak "Yapay Zekâ Görev Gücü" kurulmasının değerlendirildiğini belirtti.

3. CITEA Dijital Kıbrıs Konferansına Atina'da olduğundan çevrim içi seslenen Müsteşar, Yunanistan'da yapay zekâ ile ilgili bir Bakanlık toplantısına katılmak üzere bulunduğunu belirtti. Bununla birlikte, "Daha da önemlisi, dün Yunanistan Dijital Yönetim Bakanı Dimitris Papastergiou ile dijital dönüşüm alanında bilgi ve uzmanlık alışverişini öngören ve nihai hedefi dijital hizmetler alanında ortak çözümler geliştirmek olan bağlayıcı bir iş birliği protokolü imzaladık" dedi.

Müsteşar, ilk adımın Gov.cy Dijital Vatandaş uygulamasının hayata geçirilmesi ve ardından Gov.gr cüzdan ve Gov.cy Dijital Vatandaş uygulamalarının iki ülkenin vatandaşlarının yararına olacak şekilde daha da geliştirilmesi olduğunu belirtti.

Kıbrıs şu anda Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi'ni gözden geçiriyor. Müsteşara göre hedef "yürüttüğümüz projelere, geliştirdiğimiz hizmetlere ve genel olarak devletin kritik işlevlerine uygulamalı yapay zekâ çözümlerini dâhil etmek."

Dr. Damianou, bu yıl içerisinde gov.cy portalında hedeflenen ilk sürümü olan Dijital Yapay Zekâ Asistanından ve yakında uygulamaya geçecek olan SmartCyprus projesi/platfromuna temas etti.

Uygulama yönteminden bahsederken, ilk olarak ön koşulların tanımlanması gerektiğini söyledi ve ilk ön koşulun, yapay zekâ uygulamalarının geliştirilmesi için gerekli olan, iyi kaliteli ve doğru dijital verilerin erişilebilirliği olduğunu ekledi.

Müsteşar, "Bu nedenle, veri sahibi olan (siloize edilmiş bile olsa) kurumları/hizmetleri ve sistemleri tespit etmemiz gerekiyor. Bu tür veriler mevcuttur. Ardından, verileri ‘temizlemeli’ ve yapay zekâ tarafından kullanılabilir teknoloji alt yapılarında olduklarından emin olmalıyız" şeklinde konuştu.

"Verilerle ilgili nihai hedef, mevcut veri tabanlarını standardize etmek, sınıflandırmak ve birleştirmek, ayrıca kayıtların ve bilgi sistemlerinin entegrasyonu ile ‘Bir Kez Sor, Bir Kez Sakla’ ilkesinin uygulanmasına geçmek."

Dr. Damianou, bunun çok karmaşık ve zor bir süreç olduğunu ve bu sürecin paralel olarak yürütülmesi gerektiğini belirterek şunları ekledi: "Verilerin tespiti sürecinin bir parçası olarak, açık veri (open data) konusuna daha ciddi şekilde eğilmemiz gerektiğini de vurgulamak istiyorum. Açık veri kullanımı ile açık inovasyon ekosistemine ulaşabiliriz; bu ekosistem, özel sektörle yeni bir iş birliği çerçevesi oluşturabilir ve hepimiz bu ekosistemden faydalanabiliriz."

İkinci koşulun ise ihtiyaçların bilinmesi olduğunu kaydederek şunları ekledi: "Ulusal öneme sahip alanları belirlemek yeterli değildir: denizcilik, sağlık vb. Amacımız, teknolojik yeteneklerimizle uyumlu, kullanışlı çözümler ve vatandaşlara, devletin verimliliğine, ekonominin rekabetçiliğine ve ülkenin güvenliğine olumlu ve ölçülebilir etki sağlayan çözümler sunmak".

Üçüncü koşulun ise uygulamaları etkili bir şekilde gerçekleştirebilecek mekanizmaların bulunması olduğunu ve bu konuda bilgi teknolojisi projeleriyle ilgili ihale süreçlerinin modernizasyonunun da önemli bir rol oynadığını ve bu sürecin, devletin Genel Muhasebe ile iş birliği içinde zaten başladığını ekledi.

Yetkili, "Bu çerçevede, hepimizin teknolojilere yapılan yatırımların insan kaynaklarının geliştirilmesiyle birleştirildiğinde en büyük faydaların elde edildiğini anlamamız gerekiyor. Bu nedenle, teknolojiye güven duyulmasını sağlamak ve kamuda yatay bir dijital inovasyon kültürü oluşturmak benim için özellikle önemli" dedi.

Ayrıca Müsteşarlık olarak, Kıbrıs araştırma ve iş ekosistemindeki kurumlar tarafından yapay zekânın kullanımına ilişkin bir haritalama çalışması yaptıklarını belirtti.

Müsteşar ayrıca, ülkedeki mükemmeliyet merkezlerinin, yeni kurulan ve mevcut işletmelerin bu teknolojiyi aktif olarak kullanmasının oldukça cesaret verici olduğunu söyledi.

Örnekler arasında, siber güvenlik çözümleri ve savunma alanında koruma çözümleri geliştirilmesi, dijital ikiz alt yapısı oluşturulması, çevresel ve iklim koşullarını izleme araçlarının geliştirilmesi hatta Kıbrıs'ta sıfır emisyonlu ilk teknenin inşası yer alıyor. Bu proje, Araştırma ve Yenilik Vakfı (İdEK) tarafından finanse ediliyor.

"İdEK zaten yapay zekâ uygulamaları ve çözümleri için kullanılabilecek bir dizi finansman programı sunuyor. Ek olarak, yapay zekâ çözümlerine özel daha uzmanlaşmış ulusal programlar, yeni araçlar ve teşvikler oluşturulmasını ve alt yapı yatırımlarını da kapsayan özel yatırımları desteklemeyi değerlendiriyoruz."

Yetkili ayrıca, çeşitli riskleri yönetmek ve vatandaşların yapay zekâya olan güvenini artırmak için emniyet tedbirlerine ihtiyaç olduğunu söyledi.

Avrupa Birliği'nin Yapay Zekâ Yasası (AI Act) ile amaçladığı şeyin, teknolojinin etik ve güvenilir bir şekilde geliştirilmesini ve kullanılmasını sağlamak olduğunu ve daha yüksek risk düzeylerinin ortaya çıktığı sektörlerde daha sıkı müdahaleler öngördüğünü belirten müsteşar bu doğrultuda, ulusal uyum çalışmalarına zaten başladıklarını ve uyum denetimleri için Yetkili Makamın belirlenmesi gibi ilgili eylemleri gerçekleştirdiklerini ekledi.

Bu çabaların tamamında, araştırma topluluğu ve iş dünyasının yanı sıra AI Task Force'un da devreye gireceğini belirtti.

"Bir AI Görev Gücü'nün (AI Task Force) kurulmasını, politika-strateji yönlendirmesiyle icraatı daha iyi yönetmek için bir katalizör olarak çalışacak bir ulusal varlık veya komite oluşturmayı düşünüyoruz. Bu varlığın, Müsteşarlığın siyaset sorumluluğu altında tüm bu parametrelerin daha iyi yönetilmesine katkı sağlayacağını ve aynı zamanda dışarıdaki bilgi ve uzmanlık kaynaklarıyla bağlantı kurmayı hedeflediğini belirtmek istiyorum."

KHA/NST/MHY/2024

Kıbrıs Haber Ajansı