Suriye'nin tamamının güvensiz olarak kabul edilmesinin paradoksal olduğunu, oysa son dönemde Lübnan'da ikamet eden binlerce Suriyeli mültecinin Suriye'ye sığındığını vurgulayan Adalet ve Kamu Düzeni Bakanı Marios Hartsiotis, 10 ve 11 Ekim tarihlerinde Lüksemburg'da gerçekleştirilen AB Adalet ve İçişleri Konseyi toplantısında konu hakkında görüşlerini ifade etti.

Hartsiotis konuşmasında, "Suriye'deki durumu yeniden değerlendirme zamanı geldi. Bazı bölgelerin güvenli olarak tanımlanması, özellikle üye devletlerin kamu düzeni ve ulusal güvenliği için tehdit oluşturan Suriyeli vatandaşların bu bölgelere geri dönmelerine olanak sağlayacaktır" dedi. Toplantıda ayrıca Schengen alanındaki durum ve Ukrayna, Orta Doğu ve diğer yerlerdeki silahlı çatışmaların AB güvenliğine etkileri ele alındı.

Basın ve Enformasyon Dairesinin (PIO) açıklamasına göre, "Bakanın bu tutumu, meslektaşlarının önemli bir kısmından olumlu tepkiler aldı."

Hartsiotis, AB'nin dış sınırlarının dayanıklılığının artırılmasının, jeopolitik durumdan kaynaklanan artan güvenlik tehditleri karşısında sürekli bir öncelik olması gerektiğini vurguladı.

Kıbrıs ile ilgili olarak Bakan, en büyük tehlikenin, düzensiz göç akışlarındaki olası artıştan geldiğini belirtti. Bu akışlar aracılığıyla, muhtemelen terörist gruplarla bağlantılı suç unsurlarının sızabileceğini söyledi.

Hartsiotis, sınır gözetiminin teknoloji kullanılarak güçlendirilmesini ve üye devletler arasında iş birliğinin yoğunlaştırılmasını önerdi. Ayrıca Frontex ve EUROPOL'ün oynadığı önemli role dikkat çekti.

Konsey çalışmalarının ikinci gününde, AB Irkçılıkla Mücadele Eylem Planı'nın uygulanmasındaki ilerleme tartışıldı. Hartsiotis, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin 2025-2027 dönemi için Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'ne üye seçilmesinin ardından konunun daha da önem kazandığını belirtti. Bu seçimin, ülkemizin insan haklarının teşviki ve korunması konusundaki çabalarının bir tanınması olduğunu ifade etti. Ayrıca, insan haklarının uluslararası alanda korunmasına yönelik eylemlerin tasarımı ve uygulanmasına daha aktif katkı sağlama fırsatı vereceğini söyledi.

Konsey toplantıları sırasında Bakan, AB Konseyi Adalet ve İçişleri Genel Sekreterliği Genel Müdürü Christine Roger ile tanışma toplantısı gerçekleştirdi. Görüşmede, Kıbrıs'ın Ocak 2026'da AB Konseyi Başkanlığı'nı üstlenmesi öncesinde, Bakanlığının hazırlıklarına ilişkin prosedürel konular ele alındı. Daha iyi koordinasyon için, Genel Sekreterliğin hem Adalet ve Kamu Düzeni Bakanlığının yetkilileriyle hem de Bakan'ın kendisiyle yakında temas kurması konusunda mutabık kalındı.

PIO'ya göre, Hartsiotis'in Danimarka ile yaptığı görüşme de önemli kabul ediliyor. Polonya-Danimarka-Kıbrıs şeklindeki üçlü dönüşümlü başkanlık çerçevesinde, Danimarka'nın AB Konseyi Başkanlığı, Kıbrıs'ın Konsey Başkanlığı'nı devralmasından hemen önce gerçekleşecek.

KHA/NST/MHY/2024

Kıbrıs Haber Ajansı